This is an archive. The forum is not taking new registrations or allowing new discussion, despite what the buttons might suggest.
sakip sabanci muzesi, ssm, istanbul, turkiye
Picasso İstanbulda
...
Sergide yer alan eserler hakkında zaten çok şey duyduk. Etkileyici olacağını zaten biliyorduk. Müzenin sonundaki heykeller beni çok etkiledi. Duvardaki Avignonlu Kadınlar - Les mademoiselles d'avignon tablosunun keşke orijinali orada olsaydı.
Bu serginin Türkiyede olması gurur kaynağı falan değil, olması gereken bir paylaşım. Sanatı, tarihi ve bilimi paylaşmalıyız.
Müzeye girerken, çanta, palto, tükenmez kalem, açık cep telefonu, fotoğraf makinesi bulundurmak yasak olduğundan size küçük bir torba veriyorlar, değerli eşyalarınızı onun içine koyabilirsiniz diyorlar. Not almak istediğim, kalemi alamıyorum yanıma. Görevlilere, çok sayıda müze ziyaret ettiğimi, hiç birinde bu kadar sıkı arama ve yasak görmediğimi söylüyorum. Kusura bakmayın diyorlar. Tebrik ederim, işinize çok saygılınız diyorum. Seviniyorlar, ziyaretçilerden çok ağır laflar duyduklarını söylüyorlar. Onlar için gerçekten üzülüyorum. Kendilerinden bağımsız bir kararın, günah keçisi durumundalar, hala güler yüzlüler ama benimle dertleşmelerinden anlıyorum, delirmek üzereler.
Kulaklık için ayrıca para ödemiyorsunuz, kimliğiniz karşılığında veriyorlar. Önümdeki biri, cep telefonunu, kulaklıklardan sorumlu görevliye emanet ediyor ve defalarca soruyor, çalınmaz değil mi, bir şey olmaz değil mi..? Görevli kibarca, evet, hı hı, isterseniz size verdiğimiz torbada kapalı şekilde taşıyabilirsiniz gibi laflar ediyor. Ona da kolay gelsin diyorum, delirmek üzereyim diyor, gülerek.
Bu sıkı önlemleri, güvenlik kamerası, elemanı, ziyaretçi sayısına bağlıyorum. (öyle yapıyorum)
Picassonun eserleri kadar müzenin manzarası, bahçesi, İstanbulda olması önemli.
Picassonun eserleri kadar Müşfik Kenter'in kulaklıktan gelen sesi etkileyici.
Picasso Sergisi kadar, müzede yer alan gezici olmayan koleksiyonları görmek de çok etkileyici. Özellikle hatlara ağzım açık bakıyorum.
Picasso için 26 Marta kadar vaktiniz var! SSMye gidiniz!
A. Özge Özdamar
...
Sergide yer alan eserler hakkında zaten çok şey duyduk. Etkileyici olacağını zaten biliyorduk. Müzenin sonundaki heykeller beni çok etkiledi. Duvardaki Avignonlu Kadınlar - Les mademoiselles d'avignon tablosunun keşke orijinali orada olsaydı.
Bu serginin Türkiyede olması gurur kaynağı falan değil, olması gereken bir paylaşım. Sanatı, tarihi ve bilimi paylaşmalıyız.
Müzeye girerken, çanta, palto, tükenmez kalem, açık cep telefonu, fotoğraf makinesi bulundurmak yasak olduğundan size küçük bir torba veriyorlar, değerli eşyalarınızı onun içine koyabilirsiniz diyorlar. Not almak istediğim, kalemi alamıyorum yanıma. Görevlilere, çok sayıda müze ziyaret ettiğimi, hiç birinde bu kadar sıkı arama ve yasak görmediğimi söylüyorum. Kusura bakmayın diyorlar. Tebrik ederim, işinize çok saygılınız diyorum. Seviniyorlar, ziyaretçilerden çok ağır laflar duyduklarını söylüyorlar. Onlar için gerçekten üzülüyorum. Kendilerinden bağımsız bir kararın, günah keçisi durumundalar, hala güler yüzlüler ama benimle dertleşmelerinden anlıyorum, delirmek üzereler.
Kulaklık için ayrıca para ödemiyorsunuz, kimliğiniz karşılığında veriyorlar. Önümdeki biri, cep telefonunu, kulaklıklardan sorumlu görevliye emanet ediyor ve defalarca soruyor, çalınmaz değil mi, bir şey olmaz değil mi..? Görevli kibarca, evet, hı hı, isterseniz size verdiğimiz torbada kapalı şekilde taşıyabilirsiniz gibi laflar ediyor. Ona da kolay gelsin diyorum, delirmek üzereyim diyor, gülerek.
Bu sıkı önlemleri, güvenlik kamerası, elemanı, ziyaretçi sayısına bağlıyorum. (öyle yapıyorum)
Picassonun eserleri kadar müzenin manzarası, bahçesi, İstanbulda olması önemli.
Picassonun eserleri kadar Müşfik Kenter'in kulaklıktan gelen sesi etkileyici.
Picasso Sergisi kadar, müzede yer alan gezici olmayan koleksiyonları görmek de çok etkileyici. Özellikle hatlara ağzım açık bakıyorum.
Picasso için 26 Marta kadar vaktiniz var! SSMye gidiniz!
A. Özge Özdamar
Howdy, Stranger!